Yayınlanma Tarihi
İtalya hükümetinin parlamento onayı olmadan yürürlüğe koyduğu yeni kararname, tutuklular ve göçmenlere yönelik sert yaptırımlar içerdiği gerekçesiyle insan hakları savunucularının tepkisini çekti.
Amnesty: Keyfi Güç Kullanımının Önü Açılıyor
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), İtalya hükümetinin 12 Nisan’da çıkardığı geçici kararnamenin, özellikle aktif olmayan direniş (passive resistance) gösteren tutuklular ve göçmenlere yönelik ağır cezalar öngörerek, kolluk kuvvetlerine keyfi müdahale imkânı tanıyabileceği uyarısında bulundu.
Suç Tanımlarında Belirsizlik, Uluslararası Hukuku Zorluyor
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ile Birleşmiş Milletler özel raportörleri, söz konusu kararnamede yer alan bazı ifadelerin muğlak olduğunu ve terörizm kavramını uluslararası normların ötesine taşıdığını belirtti. Uzmanlar, bu durumun kararnameyi hukuki açıdan savunulamaz hale getirebileceği görüşünde.
Cezaevlerindeki Barışçıl Eylemler de Hedefte
Kararname, cezaevlerinde barışçıl protesto amacıyla gerçekleştirilen pasif direniş eylemlerini de “barışçıl eylem” kapsamı dışında bırakıyor. Bu değişiklik, tutukluların ifade özgürlüğüne yönelik korumaları daha da zayıflatıyor.
Parlamentoyu Atlayan Usul Eleştiriliyor
Kararname, meclis süreci atlanarak hükümet tarafından doğrudan yürürlüğe konuldu. 60 gün içinde parlamentodan onay almazsa geçerliliğini yitirecek olan düzenlemeye ilişkin son oylama 10 Haziran’da yapılacak. Birleşmiş Milletler uzmanları, bu hızlı sürecin demokratik denetim ilkelerini zedelediğini ifade etti.
İktidar Partisi: Parlamenter Süreç Vardı
İtalya Parlamentosu’nun muhafazakâr çoğunluğunu temsil eden parti temsilcileri ise, kararname sürecinin şeffaf olduğunu ve parlamentonun yeterince bilgilendirildiğini savundu. Ancak muhalefet ve bazı hukukçular bu iddiayı sorguluyor.
Yorum: Güçlü Devlet Eğilimi Tartışılıyor
Kamuoyunda ve akademik çevrelerde, İtalya hükümetinin son dönemde özgürlükleri kısıtlayan kararlarla “otoriter eğilimler” gösterdiği yönünde tartışmalar artıyor. Bu kararname, özellikle toplanma ve ifade özgürlüğü alanlarında yeni bir dönüm noktası olabilir.
