Gözlerindeki Sır

Güney Amerika sineması ülkemizde çok popüler olmasa da Gözlerindeki Sır, IMDb’den aldığı yüksek puan ve Oscar ödüllü bir film olması dolayısıyla, Türkiye’de çeşitli film festivallerinde ve Arjantin Sinema Günleri’nde gösterimleri yapılarak belirli bir izleyici kitlesine ulaşmayı başardı. 2010 yılında en iyi yabancı film dalında Oscar ödülü kazanan 2009 yapımı film, Arjantin sinemasının son dönemde çıkan en iyi yapımları arasında da yerini aldı. Bununla birlikte konusu itibarıyla adli ve polisiye temelli bir hikayeyi konu edindiği için, “hukuk konulu filmler” arasında da kendine bir yer edindi.

Hayatınızdaki eksik noktaları aradan yıllar geçse de tutkuyla tamamlamaya çalışır mısınız? İzlerken bu soruya yanıt arayacağınız Gözlerindeki Sır, sürpriz finaliyle kült filmler arasına adını yazdırmaya aday.

1999 yılında başlayan hikâyenin anlatıcısı, başkentte ülkenin en önemli mahkeme kaleminde yıllarca sorgu müfettişliği yapan Benjamin Esposito’dur. Meslek hayatında başına gelen bazı olumsuz durumlardan dolayı hayatının geriye kalan yıllarını farklı bir şehirde geçirip emekli olan ve yıllar önce başkentte dosyasını incelediği ve kendisini derinden etkileyen bir vakayı polisiye roman şeklinde yazmak isteyen Esposito, bu amaçla tekrar eski çalıştığı şehre döner. Adliyedeki sorgu müfettişliği sırasında, yaklaşık yirmi beş yıl önce (1974) yaşanan bir tecavüz ve cinayet vakasının detaylarını yazarken, bu vaka ile ilgili daha önce dikkatini çekmeyen bazı hususları görmeye başlar. Dosyanın içeriğini inceleyip eski dostu hakim Irene Hastings ile tekrar görüşmeye başlaması, vicdanında yer alan hakkaniyet duygusunu yeniden alevlendirir. Yıllar önce baştan savma kapatılan cinayet vakası bir anda hayatının merkezine yerleşir. Ancak Esposito’nun eski dostunu görmek için mi yoksa gerçekten dosyayı takıntı haline getirdiği için mi geri döndüğü film boyunca gizemini korumaktadır.

Filmin yönetmeni Juan Jose Campanella, oyuncuları ise daha önce Campanella ile farklı projelerde çalışmış olan ve başarılı bir performans sergileyen Ricardo Darin, Soledad Villamil, Pablo Rago ve Javier Godio’dur. Filmin senaryosu Eduardo Sacheri’nin yazdığı “La pregunta de sus ojos (Gözlerindeki Sorular)” adlı romandan uyarlandı. Filmin çekimleri için uzun çaba sarf edildi ve özellikle filmdeki meşhur stadyum sahnesinin çekimleri için aylarca uğraşıldı. Pek çok film eleştirmeni tarafından övgüyle karşılanan stadyum çekimleri, filmin yavaş giden temposunu artırdığı için izleyicilerden de beğeni topladı.

Filmin süre açısından uzun olması ve dram kategorisindeki senaryosunun yavaş akması ise eleştiri alabilecek unsurları olarak göze çarpıyor.